illerimiz ve yeni valilerimiz:))

• Adana
• Midesinin şalgamı sevmesi lazım.Çünkü her yerde çay yerine şalgam ikram edecekler.
• Adıyaman
• Kahtalı Mıhçı'nın tüm türkülerini bilmesi lazım.
• Afyonkarahisar
• Bırakın içkiyi, afyon ile arasının çok iyi olması lazım.
• Ağrı
• Bu Valimizde, Migren olmamalı.
• Aksaray
• Ak sakallı olması lazım.
• Amasya
• Ayvayı değil de Elmayı yemesi lazım.
• Ankara
• Acayip diplomatik olmalı.
• Antalya
• Üssüz gezenlere bakabilmeli.
• Ardahan
• Çıldır Gölü'ne çıldırmalı.
• Artvin
• Dünyanın en büyük Atatürk heykeline tahammül edebilmeli.
• Aydın
• Ne kadar incir yerse yesin, uçkuruna sahip olabilmeli.
• Balıkesir
• Lezbiyenlere tahammülü olmalı.
• Bartın
• Amasra'da balık eşliğinde rakı içenlere tahammülü olmalı.
• Batman
• Hasankeyf'te keyif yapanlara, hoş görü ile bakabilmeli.
• Bayburt
• Dede Korkut'tan korkmamalı.
• Bilecik
• Osmanlı ile barışık olmalı.
• Bingöl
• Kiğılı takım elbise giymeli.
• Bitlis
• Risale-i Nur'u ezbere bilmeli.
• Bolu
• Ayılar ile arasının çok iyi olması lazım.
• Burdur
• Tefenni'nin yetiştirdiği en büyük adam; Prof.Dr.İsa Kayacan'ı ezbere bilmeli.
• Bursa
• Kestaneyi çizdirmemesi lazım.
• Çanakkale
• Menkıbeleri çok iyi bilmesi lazım.
• Çankırı
• Tuz kokunca, anlaması lazım
• Çorum
• Rakı ile leblebi içebilmeli.
• Denizli
• Horoz ve Tavuklar ile Sultan ve Harem ilişkisini çok iyi bilmeli.
• Diyarbakır
• Kulp ilçesi hariç her şeye bir kulp bulabilmeli.
• Düzce
• Cumaları, mutlaka Akçakoca Camii'nde Cemaatle namaz kılmalı.
• Edirne
• Havsa'nın Edirne, Havza'nın Samsun ilçeleri olduğunu karıştırmamalı.
• Elazığ
• Feyzi İşbaşaran ile iyi geçinmeli.
• Erzincan
• Otlukbeli Savaşını ezbere bilmeli.
• Erzurum
• Nur Cemaati ile arası çok iyi olmalı.
• Eskişehir
• Bir ve İkinci İnönü Zaferlerinden pek fazla bahsetmemeli.
• Gaziantep
• Karkamış Destanını çok iyi bilmeli.
• Giresun
• Dünya kadar malın olacağına, Finduk Tarlan olmalı, diyebilmeli.
• Gümüşhane
• Senin pestilini çıkarırım gibi Köme ile ilgili bir atasözü bulmalı.
• Hakkari
• Zap suyunda, botla gezebilmeli (Rafting)
• Hatay
• Mozaik Müze'sindeki mitolojileri ezbere bilmeli
• Iğdır
• Aralık ayında, Aralık'a gitmeli.
• Isparta
• Said-i Nursi'nin mezarı nerede, tam yerini bulmaya çalışmalı.
• İstanbul
• Hagia Sofia'yı tekrar Camii haline getirmeye çalışmalı.
• İzmir
• Gavur İzmir'in irfanı farklı.Sık sık Kestane Pazarı'nda volta atmalı.
• Kahramanmaraş
• Sadece dondurmayı yalamamalı.
• Karabük
• Sinirleri Karabük Demir-Çelik Fabrikası gibi olacak.
• Karaman
• Karama'nın koyunu, sonra çıkar oyunu, bu atasözünü çok iyi bilecek.
• Kars
• Yiyebildiği kadar kaşar yiyip iyice kaşarlanacak.
• Kastamonu
• Şapkasız çıkmam abi, diyecek.
• Kayseri
• Al sattan çok iyi anlayacak.
• Kırıkkale
• Mümkünse Kırıkkale'nin alçı ile kırıklarını giderecek.
• Kırklareli
• Şehre bol bol kırk ayak getirip el ile ayakları eşitleyecek.
• Kırşehir
• Cacabey Medresesi'ni NASA gibi donatacak.
• Kilis
• Günah diye Kilis'e gitmemezlik yapmayacak.
• Kocaeli
• Kocaman eli estetik ile minik hale getirecek.
• Konya
• Mevlana gibi Sema yapacak.
• Kütahya
• Çini ile yatıp çini ile kalkacak.
• Malatya
• Cebinde her zaman misafirlere ikram edecek, kayısı ile gezecek.
• Manisa
• Mesir Macunu beleş diye fazla kaçırmayacak.
• Mardin
• Süryani şarabı içebilecek.
• Mersin
• ''Herkes gider Mersin'e, O gider, tersine'' yaparsa, valilik elden gider.
• Muğla
• Ev yaparsan tuğladan, kız alırsan Muğla'dan ama bekar olacaksın.
• Muş
• 1071 Malazgirt Zaferi ezbere bilenecek ama Türklerden pek bahsedilmeyecek.
• Nevşehir
• Peri Bacalarından korkmayacak.
• Niğde
• Bor Madeni ile Bor İlçesi'ni karıştırmyacak.
• Ordu
• Ordu, darbe yapmasın diye kaportacıları kapatacak.
• Osmaniye
• Zeki-Zekiye,Osman,Osmaniye gibi düşünecek.
• Rize
• Şekersiz ve Süzgeçsiz çay içmeye alışacak.
• Sakarya
• Sakarya Nehrinin döküldüğü yerde mezarı bulunan İpsiz Recep'ten pek bahsedilmeyecek.
• Samsun
• Atatürk gibi birisi bir daha çıkmasın diye gerekli her türlü önlem alınacak.
• Siirt
• İlin adı; Mübarek Siirt olarak değiştirilecek.
• Sinop
• Aldırma Gönül Aldırma gibi şarkılar, halkı tahrik eder diye pek bahsedilmeyecek.
• Sivas
• İmralı'ya sık sık heyetle ziyarette bulunulacak.
• Şanlıurfa
• Atatürk Barajı'ndan bahsederken ne kadar beton kullanıldığı üzerinde durulacak.
• Şırnak
• Şırnak'tan artmaz,Tırnaktan artar.
• Tekirdağ
• Yeni Rakı gibi her şeyin önüne YENİ getirilecek.
• Tokat
• Tatlı yiyelim, tatlı konuşalım, sözü şeker fabrikalarına asılacak.
• Trabzon
• Sadece Fatih Sultan Süleyman'dan bahsedilecek, Atatürk Evi ziyarete kapatılacak.
• Tunceli
• Yeni Kamer Gençler arkadan gelmesin diye her türlü önlem alınacak.
• Uşak
• Uşaklıgillerden pek bahsedilmeyecek.
• Van
• Van Canavarı'nın ortaya çıkması için, duaya çıkılacak.
• Yalova
• Kim takar Yalova Kaymakamını sözü arşive konacak.
• Yozgat
• Turist gelmez diye Boğazlıyan, Boğazlamayan'a dönüştürülecek.
• Zonguldak
• Ne kadar kömür o kadar oy bilinci ile görev yapılacak.

öbür taraf:))

İnsan,
Bu tarafı biliyor.
Çünkü yaşıyor.
Öbür taraf ise acayip sır.
Nasıl ki yardan haber yok,
Oraya gidenlerden de hiç haber yok.
Tek bildiğimiz;
Kutsal kitaplarda yazılı olanlar.
Öbür tarafta,
Kimin ne tarafa konacağına,
Allah karar veriyor.
Demem o ki
Bu tarafta, ideolojik farklılıkları nedeni ile birbirini yiyenlerin liderleri,
Öbür tarafta aynı mekana konmuş olabilir.
Bu durumda,
Buradaki taraftarları,
Neden ha bire yiyip duruyorsunuz?
Allah'tan daha mı doğru bileceksiniz, kimin ne olacağını?

Atatürk:))

• 1881 Selanik'te doğdu.
• 1893 Selanik Askeri Rüştiyesi'ne yazıldı ve öğretmeni Mustafa Sabri Efendi, kendisine Kemal ek adını verdi.
• 1895 Manastır Askeri İdadisi'ne girdi.
• 18 Mart 1899 İstanbul'da Harp Okulu piyade sınıfına yazıldı.
• 1902 Harp Akademisi'ne girdi.
• 11 Ocak 1905 Kurmay yüzbaşı olarak Harp Akademisi'ni bitirdi. Merkezi Şam'da bulunan 5. Ordu'da göreve başladı.
• Ekim 1906 Arkadaşlarıyla birlikte Şam'da gizli Vatan ve Hürriyet Cemiyeti'ni kurdu.
• 20 Haziran 1907 Rütbesi kolağalığa yükseltildi.
• Eylül 1907 3. Ordu'ya atanarak Selanik'e gitti.
• 13 Nisan 1909 31 Mart Ayaklanması'nı bastırmak üzere Hareket Ordusu'nda kurmay oldu.
• 1910 Mahmud Şevket Paşa'nın kurmay başkanı olarak Arnavutluk isyanının bastırılmasında görev aldı.
• 13 Eylül 1911 İstanbul'da genelkurmayda göreve atandı.
• 27 Kasım 1911 Binbaşılığa yükseltildi.
• 18 Aralık 1911 Trablusgarp'da Şark Gönüllüleri komutanlığına atandı.
• 9 Ocak 1912 Trablusgarp'da Tobruk Savaşı'nı yönetti.
• 27 Ekim 1913 Sofya'ya askeri ateşe atandı.
• 1 Mart 1914 Yarbaylığa yükseltildi.
• Şubat 1915 Tekirdağ'da 19. Tümen'i kurdu.
• 25 Nisan 1915 ANZAK askerlerini Arıburnu'da durdurdu.
• 1 Haziran 1915 Albaylığa yükseltildi.
• 10 Ağustos 1915 Anafartalar Grubu komutanı olarak İngiliz ve ANZAK birliklerini durdurdu.
• 14 Ocak 1916 Edirne'de 16. Kolordu komutanı oldu.
• 1 Nisan 1916 Mirlivalığa(tuğgeneralliğe) yükseltildi.
• 5 Temmuz 1917 7. Ordu Komutanlığı'na atandı.
• Ekim 1917 7. Ordu Komutanlığı'ndan ayrılarak İstanbul'a döndü.
• 31 Ekim 1918 Yıldırım Orduları Grubu komutanı oldu.
• 19 Mayıs 1919 Samsun'a vardı.
• 21/22 Haziran 1919 Amasya Tamimi'ni açıkladı.
• 8 Temmuz 1919 3. Ordu Müfettişliği'nden ve askerlikten çekildi.
• 23 Temmuz 1919 Erzurum Kongresi'ne başkan seçildi.
• 4 Eylül 1919 Sivas Kongresi'ne başkanlık etti.
• 7 Kasım 1919 Meclis-i Mebusan için yapılan seçimde Erzurum'dan milletvekili seçildi.
• 27 Aralık 1919 Heyet-i Temsiliye ile birlikte Ankara'ya geldi.
• 23 Nisan 1920 Ankara'da Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni açtı.
• 11 Mayıs 1920 İstanbul Divan-ı Harp tarafından ölüm cezasına çarptırıldı.
• 5 Ağustos 1921 Türkiye Büyük Millet Meclisi'nce başkomutan yapıldı.
• 23 Ağustos 1921 Sakarya Savaşı'nı yönetti.
• 19 Eylül 1921 Türkiye Büyük Millet Meclisi'nce mareşallik rütbesi ve gazi sanı verildi.
• 26 Ağustos 1922 Kocatepe'den Büyük Taarruz'u yönetti.
• 30 Ağustos 1922 Dumlupınar'da Başkomutanlık Meydan Savaşı'nı kazandı.
• 8 Eylül 1922 İzmir'i düşmandan kurtardı.
• 1 Kasım 1922 Saltanat kaldırıldı.
• 29 Ocak 1923 İzmir'de Latife Hanım ile evlendi(5 Ağustos 1925'te ayrıldı).
• 17 Şubat 1923 İzmir İktisat Kongresi açıldı.
• 11 Ağustos 1923 İkinci Türkiye Büyük Millet Meclisi başkanlığına seçildi.
• 9 Eylül 1923 Halk Fırkası'nı kurdu.
• 29 Ekim 1923 Cumhuriyet ilan edildi; Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk cumhurbaşkanı seçildi.
• 3 Mart 1924 Halifelik kaldırıldı.
• 20 Nisan 1924 Yeni Teşkilat-ı Esasiye Kanunu kabul edildi.
• 17 Kasım 1924 Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası kuruldu(3 Haziran 1925'te kapatıldı).
• 25 Kasım 1925 Şapka Yasası kabul edildi.
• 26 Aralık 1925 Uluslararası takvim ve saat kabul edildi.
• 1 Kasım 1927 İkinci kez cumhurbaşkanlığına seçildi.
• 1 Kasım 1928 Latin harflerinin kabulüne ilişkin yasa çıktı.
• 12 Ağustos 1930 Serbest Cumhuriyet Fırkası kuruldu(17 Kasım 1930'da dağıldı).
• 15 Nisan 1931 Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti'ni kurdu.
• 4 Mayıs 1931 Üçüncü kez cumhurbaşkanı seçildi.
• 12 Temmuz 1932 Türk Dili Tetkik Cemiyeti'ni kurdu.
• 24 Kasım 1934 Atatürk soyadı verildi.
• 27 Ocak 1937 Hatay'ın bağımsızlığı Milletler Cemiyeti'nce kabul edildi.
• 10 Kasım 1938 Dolmabahçe Sarayı'nda vefat etti.
• Yukarıda yazılanları ters çevirin,
• Doğmadı,
• Yaşamadı,
• Yapmadı,
• Etmedi gibi...
• En son cümle yine ÖLMEDİ oluyor:))
• 
  

kendin:))

Eskiden adalete güven vardı,
Şimdi kalmadı.
Peki, neden?
Hani deriz ya
Kendin pişir, kendin ye.
En güzel bu açıklıyor, nedenleri...

tartışmayın:))

Karşınızda ideolojik kişi ile asla tartışmayın.
Neden?
İdeoloji, beyinleri kilitli hard-diske döndürüyor.
Bilgisayarınıza format atar,
Yeni bir işletim sistemi yükleyebilirsiniz.
İnsan beyninde bu şans yok.
Kafasına saksı düşer,
Ya da
Kıçına kazık yerse,
Belki.
Saksı düşse, başıma talih kuşu kondu,
Hayatımda bu kadar tatlı kazık yemedim, diyecekler de çıkabilir.
Diyelim tartıştınız,
Hem enerjiniz boşa gidecek,
Hem de
Acayip sinirlenecek,
Belki bir hafta kendinize gelemeyeceksiniz.
Değer mi?

beyin:))

Allah'ın, hayvan ve bitkilere göre,
İnsanlarda en büyük ayrıcalığı;
Beyin.
Hem hayatı idame yapsın,
Hem de yeni buluşlar...
Bu beyni veren Allah,
Acaba kullarının başta internet olmak üzere,
Internete bağlı facebooklar, twitterlar,youtubeler bulacağını biliyor muydu?
Yoksa
Her buluşta,
Aferin ulan keratalara beni de şaşırtmaya başladılar, diyor.
Hele Tanrı parçacığını bulmaya çalışan ekibi görünce,
Yeter ulan, burada durun mu diyor.
Ya da
Başta meteroloji olmak üzere,
Cinsiyet,
Irk,
Ten rengi gibi konuları insanlara bırakmamakla ne kadar haklı olduğunu mu düşünüyor?
Mars'a giden insanoğlunu gördükçe,
Ulen yakında bunlar da buraya gelir ha demediğini nereden bilelim?
Ya da
Steve Jobs'a mukayet olun, bağlanırsa buranın gizemi kalmaz.
Hele çok alçakça bir şekilde, teknoloji kullanarak, şantajları gördükçe,
İyi ki Muhammed son Peygamber demişim,
Yoksa kimi göndersem,teknolojiyi kullanarak rezil etmeye çalışırlardı.

yönetmek:))

Atı yönetmek için;
İki gem,
Kırbaç,
Nal,
Semer,
Su,
Saman,arpa, buğday,
Havuç ve şeker lazım.
Memleketi yönetmek için,
Elinde iki koz,
Arada bir kırbaç,
İşini iyi yapınca,
Şeker ve Havuç:))

doktorlar:))

Doktorlar beni anlamıyor?
Gidiyorum, KBB'a,
Neyin var diyor?
Kulağımın arkasını gösteriyorum;
Allah, Allah ben bir şey göremedim, diyor.
''Eskiden,eski kulağı kesiklerden'' derlerdi, bana.
Belli olmuyor mu?

Aşağıda, doktorun neyin var sorularına,
Ben salağın verdiği cevaplar;

Hasta Kabul;
Neyiniz var?
Hastalık Hastasıyım.
Göz'e;
Anasının gözü müyüm?
Göt'e;
Bende göt korkusu var.
Burun;
Burnum, Kaf Dağı'nda mı?
Boğaz;
Bir kuruş haram geçmiş mi?
Dermatoloji;
Ten uyuşmazlığımız var mı?
Dahiliye;
İçim, kötü mü?
Hariciye;
Benden diplomat olur mu?
Röntgen;
Seksi miyim?
MR;
Beynim, var mı?
Kan;
Kanım bozuk mu?
Çiş;
Yaralı parmağa işer miyim?
Kaka;
Haram yemiş miyim?
Akciğer;
Ciğerim beş para eder mi?
Diş;
Beni bir güzel oyup içine bade koyar mısın?
Psikiyatri;
Bu gün ben sizi dinleyeyim, kim bilir ne kadar derdiniz vardır?
Psikoloji;
Para, neden zor bozulur?
Kardiyoloji;
Kalbimin gerçek sahibi kim?
Nöroloji;
Nasıl bir hard-disk alsam?
Çocuk;
Efendim, ben çocukluğumu hiç yaşamadım.
Üroloji;
''Kaldıramazsan kaldırırlar, gülüm'' şarkısı beni neden bu kadar çok etkiliyor?
Fizik Tedavi;
Efendim, beni yakışıklı yapar mısınız?
Ortopedi;
Çok çabuk kırılıyorum.
Patoloji;
Bana patolojk bir vaka diyorlar.
Kadın Hastalıkları;
Efendim, neden erkek hastalıkları yok?
Estetik Cerrahi;
Efendim, beni baştan yaratın.
Anestezi;
Siyasiler, halkı nasıl uyutuyor?
Göğüs;
Efendim, tavuk göğsünden başka tatlı yiyemiyorum.
Acil;
Neyiniz var?Tuvaletim geldi.
Onkoloji;
Efendim, bürokrasi beni kanser etti.
Genetik;
Efendim, o kadar çok tikim var ki
Farmakoloji;
Çamaşır yıkama için en iyi ilaç hangisidir?
Genel Cerrahi;
Efendim,neşteri vururken Müslüm dinlemek istiyorum.
Gastoroloji;
Efendim, eşim osuruğumun kokusunu beğenmiyor.
Organ Nakli;
Efendim, beynimi nakledin, beyinsiz yaşamak istiyorum.
Beslenme ve Diyet;
Efendim, Yamyamlara çok özeniyorum.
Nöroşirürji;
Efendim, sizin bölümün adını neden söyleyemiyorum?
Kök Hücre;
Efendim, ticarete atılacağım da Yahudi hücresi istiyorum.
Mamaloji;
Efendim, çirkin göğüsleri de elle muayene eder misiniz?
Jinekoloji;
Efendim, bütün gün göre göre, sizin cinsel hayatınızı nasıl etkiler, bu meret?
Redkoskopi;
Bende, göt korkusu var mı?
Kolonoskopi;
Kolonlar sağlam mı?
Endeskopi;
Ne kadar hortumlamış olabilirim?
Yanık Tedavi;
Birine acayip yanık durumdayım.
Rapor;
Bana,''deli gibi seviyor'' diye bir rapor lazım.

yeni:))

Şu sıralar moda kelime;
Yeni.
Yeni Tur Turizm.
Yeni İnşaat.
Yeni Kuma.
Yeni Para.
Yeni Orospu.
Yeni Pezevenk.
Her şey yeni.
Yeni olmayan bir şey yok gibi.
Kafalar değişmedikçe,
Yeni desen ne olur?
Demesen, ne?

tartışma:))

Biat ile ideolojik tartışma yapmayın.
Çünkü
Biat; dini kullanarak, kişiyi, O'nun da farkına varmadan,
Kilitli hale getirilmiş, harddiske benzetiyor.
Ne silme, ne de yükleme yapabilirsin.
İşte bu nedenle,
Ne nefesini harca,
Ne de sinirlen.
Saksı düşerse belki ama
Ona da mübarek deme olasılığı yüksek:))

mübarek:))

Halk dilinde bazıları için mübarek adam derler.
Bir de yalakaların mübarek hale getirdiği kişiler vardır.
Sadece kendisini mübarek yapsalar, neyse.
Doğduğu yer,
Dokunan,
Orak-çekiç,
Kibrit,
Kürdan derken,
Bu iş mübarek adamın tuvalet kağıdına kadar gider...

dinler:))

Üç ana dinden önce,
Sayısız dinler, tanrılar ve tanrıçalar vardı.
İnsanoğlu anlamadığı her şeye,
Tanrı ve Tanrıça diyor, ortaya da ilginç dinler çıkıyordu.
Ama bu süre zarfında,
Ne dinler savaşı oldu,
Ne de
Benim Tanrım, senin Tanrını döver.
Ne zaman üç ana din geldi,
O gündür,
Bu günler,
Dinler savaşı devam ediyor.
Eskiden aleni,
Şimdi sinsice.

yetenek:))

Zeki Müren ben yetenekliyim, dememiştir,
Şarkılarını söylemiştir.
Mimar Sinan da
Selimiye'yi yapmıştır.
Barış Manço ''Yaz Dostum''demiştir.
Bill Clinton saksafon çalmıştır.
Dede Eefendi, bestelerini yapmış,
İbrahim de yanık yanık bizi ağlatmıştır.
Yani diyeceğim;
Yeteneği olan;
Vay be ben ne imişim demez ve de dedirtmez.
Şu sıralar,
Birini yere, göğe koyamıyorlar...
Her gün bir yalama şekli ve yalaka.
Bakıyorum, bakıyorum, göremiyorum...
Ya bende bir şey var,
Ya da
Ben göremiyorum:))

derin:))

Okyanus ben derinim demez ama derindir.
Hem de epey derin.
Vajina da derinim demez ama derindir.
Hem de acayip derin.
Şimdi yere göğe bilumum her yere çıkarılan kişiye bakıyorum;
Ya bende bir şey var,
Ya da
Şişirilen bir balon.
Görsem, söylerim.
Gözlerine bakıyorum, fır fır,
Sözleri, bir gün öyle, bir gün şöyle.
Samimiyeti;
Bir gün dost,
Bir gün düşman.
Elle tutulur tek yanı;
Bu kadar boş birinin, bu kadar salağı peşinden nasıl sürüklediği.

facebook hastanesi:)

Bizim burada bir hastane yapıldı.
Adı hastane idi ama sağlık ocağından birazcık büyüktü.
Hastane çalışmaya başlayınca,
Nerede ise
Her gün ihtiyaç duyulan bölümler için bir ekleme yapıldı.
Ve hala devam ediyor.
Duracak gibi de değil.
Çünkü ihtiyaçlar devam ediyor.
Ben de bu hastaneye;
Facebook hastanesi diyorum.
Ekle babam, ekle.

günler:))

Analar günü yerine,
Anasını sadece bir gün hatırlayan vefasızlar,
Babalar günü yerine,
Babasını sadece  bir gün hatırlayan vefasızlar,
Sevgililer günü yerine,
Aşkını sadece bir gün hatırlayan vefasızlar gününü kutlamaya her zaman varım.

tuvalet:))

Avrupa'da taret musluğu yok.
Ama tuvaletler çok temiz.
Hatta en kalabalık yerlerde bile.
Bizde de taret musluğu var ama nedense çok pis.
Her girdiğimde;
Birilerine dua ediyorum.
Bana göre, bizim kültürümüz bir klasik, bir alafrangaya daha müsait.
İsteyen klasik müzik dinler, isteyen taverna.
Ama esas yapılması gereken;
Tuvalet Bakanlığı kurulması lazım.
Mevcut uygulama ne?
Bizim insanımıza hangisi daha uygun?
Denetim ve denetimde geçmeyen işletmelerin uyarılması ıslah olmuyorsa kapatılması.
Memleket öyle hale gelmeli ki
Şöyle her yerde ve her şekilde göğsümüzü gere gere tuvaletlere girelim.
Mevcut durum;
Rezalet.

sızma:)

Biatçılara göre,
Atatürkçüler devlete sızdı.
Atatürkçülere göre de
Biatçılar...
Buradan şunu anlıyoruz;
En sağlıklı sızma zeytin yağında ama
Sızmanın en çok rastlandığı yer;
Ne zeytin,
Ne de
Nükleer Santral.
En çok sızma;
Devlette:))

günler:))

Analar günü yerine,
Anasını-babasını saymayan evlatlar günü,

Babalar günü yerine,
Babalara gelenler günü,

Kadınlar günü yerine,
Kancıklar günü,

Sevgililer günü yerine,
Nefret edenler günü,

Kutlasak daha iyi olmaz mı?

kadınlar:))

Tek günlük tüm kutlamalara karşıyım.
Nedeni; ticari olması değil.
Her anların, tek güne indirilmesi.
Bence,
Kancıklar gününü her gün kutlamak lazım.
Dünyada, kancıklık gittikçe artıyor.
O kadar kancık var ki
Ne yazık ki
Bu kancıkların da büyük çoğunluğu;
Erkek.
Erkekler, nedense kancıklığı daha çok seviyor.
En azından sürekli kutlarsak,
Pek sanmam ama belki mesajı alırlar.
Erkek adam,
Kancıklık yapmaz, ulan.

etnik:((

Ey insanoğlu,
Yediğin meyve ve sebzelerin kökünü araştırıyor musun?
Peki,
Nedir bu insanların kökü?
Nereli ise nereli.
Sanki
Allah öbür tarafta, etnik kökene göre mi yerleştirecek,
Cennet ya da cehenneme?
Bakacak, sadece
Günahlarına ve sevaplarına...

fani:((

Sağlık derdine düşen birine sorun bakalım;
Dünyayı verseler, sağlığım der.
Düşmüş can derdine,
Desen ki
Sağcı mısın, ya da solcu?
Anlamsız anlamsız bakar.
Birine sinsilik yap desen,
Bırak kardeşim der, ben düşmüşüm can derdine.
Hak yese desen,
Sual sorarlar der.
Yani
Şurada kaç gün yaşayacağı belli olmayan biri için
Şu an hararetle tartıştığımız konuların hiç birinin değeri yok.
Tek diyeceği;
Fani bu dünya, fani. 

öküz:))

Paganizmde öküze tapınmak vardı.
Bir neden;
Dünya öküzün boynuzlarında,
Bir neden de
Belki boynuzlanana teselli.
Ardından,
Yahudilik,
Hristiyan,
Ve İslam dinleri geldi.
Niçin?
Öküzlere tapınmayalım diye
Aradan yıllar geçti,
Şu ana kadar başarabildik mi acaba?
Yoksa insanoğlu nerede öküz varsa,
O'nu bulup yine O'na tapınıyor olmasın?





http://tr.wikipedia.org/wiki/Alt%C4%B1n_buza%C4%9F%C4%B1

beyin:))

Organ naklinde nerede ise her organ nakli mümkün iken
Şu ana kadar beyin nakli mümkün olmuyor.
İleride mümkün olabilir mi?
Neden olmasın?
Ama belki biz görmeyeceğiz.

Allah mesajlarını bazen çok ilginç şekilde verir.
Karaciğer,
Böbrek,
Kalp,
El, bacak, kol nakli olurken,
Beynin olmaması,
Yoksa her şeyinizi verin ama
Beyniniz sadece size kalsın, olmasın?

organ:((

Organ Bağışı çok önemli bir konu.
Ben de bağışladım.
Ama
Memlekette kutuplaşma öyle bir hal aldı ki
Adam Atatürkçü diye
İhtiyacı olduğu halde
Ben o beyini almam diyecek fanatikler var.