Savaş;
Allah'ın yarattığı insan/hayvan hatta bitki genetik yapılarının fıtrata uygun tecelli etmesidir.
Spor ise
Allah'ın verdiği akıl ile insanoğlunun eğlenirken bu işi yapanların da iyi para kazanmasıdır.
1.
İkisi de strateji ve taktik içerir.
2.
İkisi de öncesi, hazırlık gerektirir.Hatta ''barışta ter dökmeyen savaşta kan döker''
3.
Savaş; bir milletin maddi/manevi top/ yekun harp etmesi iken spor ise taraftarlar, yöneticiler ve sporcuların yenme gayretleridir.
4.
Savaş, ölüm/şehit/gazi/yaralı da olsa sanki hiç bir şey olmamış gibi devam ederken, spor durur.
Ölüm var ise maç iptal olur.
5.
Savaşta fanatikler, insanlık tarihini, tecavüz, işkence ile öldürme, toplu katliam gibi utanç haberleri ile doldurur.Ve işledikleri savaş hukukuna göre suçtur.Savaş mahkemelerinde yargılanmaları gerekir.
Sporda ise fanatikler hiç günahı olmadığı halde bir taraftarı öldürebilir.
Çünkü fanatizm; duyguların bir mantığın sıfır olma halidir.
6.
Savaşı vergileri halk vergileri ile finanse eder, sporu taraftar.
7.
Savaşın galibi, karşı taraftan başta toprak olmak üzere, anlaşma ile maddi/manevi haklar talep ederken, sporda puan esası belirler.
8.
Savaşın kuralları belli değildir, sporda ise olabildiğince bellidir.
9.
Savaşın nasıl çıkacağı belli olmaz, spor ise lig fikstürü dahilinde yapılır.
10.
Savaşın hakemi olmaz, spor ise hakemsiz yapılmaz.
11.
Savaş tarafların kabul ettiği bir yerde bir anda başlar, sporda ise kendi sahan ve deplasman vardır.
12.
Savaşı Komutanlar yönetir, maçı hakemler.
13.
Savaş, çok acı maddi/manevi yaralar bırakır, ardında.Sporda ise kazanan mutlu, kaybeden bir dahaki maça konsantre olur.
14.
Savaş bir milletin tüm kaynaklarını tüketir, maç ise kazananı zengin ederken kaybeden de hakkını alır.
15.
Savaşta, Komutan yapılan ve yapılmayan her şeyden sorumlu Komutan'dır.Sporda ise teknik direktör.
16.
Savaşta Komutana Kurmay Heyeti yardımcı olur, Teknik Direktörün ise yardımcıları vardır.
17.
Savaşın bir daha olması asla arzu edilmez, sporda ise yenilen pehlivan güreşe doymaz.
18.
Sezen Aksu ''Savaşma, seviş benimle'' diyebilir ama askerlerin böyle bir şansı yoktur.
19.
Savaş şartları çok zordur, aç-susuz, uykusuz, banyosuz, saç-sakal traşsız, bir sinir harbidir, spor ise bir eğlence.
20.
Sporda oyuncu sayıları ile oyuncular teke tek ise her şey belirlenmiştir.Savaşta böyle bir şey yoktur.
21.
Tüm buluşlar, savaşta daha da üstün olalım, rakiplerimize fark atalım, üstünlük sağlayalım ilkesi gereğidir.Sporda kurallar, çok nadir değişir.
22.
Savaş teknolojiyi, teknoloji savaşı kullanır.Sporda ise teknoloji pazarlama/reklam ve para kazanma gereğidir.
23.
Sporda antrenör gerektiğinde oyuncu değiştirir, savaşta asker tamamlanır, birliklerin yer değiştirmesi çok zor bir harekat şeklidir.
24.
Savaşı kazanmak için suç bile olsa her yol mübağ sayılır, sporda böyle bir şey olamaz.
25.
Sporda başarı prim ile ödüllendirilir, savaşta görevin gereği yapılmıştır.
26.
Her savaşta bir kahraman çıkar, sporda da yıldız oyuncu.Kahraman asker daha sonra Başkomutan, yıldız sporcu da teknik direktör olur da büyük işler başarır ise adı kalıcı olur ve çok anılır.
27.
Nasıl ki bazen top direğe çarpar içeri girer gol olur ya da dışarı çıkar gol olmaz buna benzer kadar anları savaşlarda da yaşanır.
Seyit Onbaşı'nın topu kaldırması ve atışı müteakip gemiye isabet etmesi, buna somut örnektir.
28.
Savaş ve sporda kader anları vardır, Mustafa Kemal'e şarapnel parçasının köstekli saatine çarpması ve hayatta kalması, kader anıdır.
29.
Savaş ve sporda her iki taraf bir çok kahramanlık hikayeleri ile halkını coşturur.
30.
Savaşta ben size taarruzu değil ölmeyi emrediyorum demesi gibi teknik direktör de çıkın dünyaya kim olduğunuzu gösterin, der.
31.
Nasıl ki sporda seyirci desteği çok önemlidir, savaşta da Millet desteği.
32.
Ruhsuz ne kazanılır?Ne savaş ne de maç.
Kağıt üzerinde galip görünenler, sahadan mağlup ayrıldığı çok olmuştur.Halk dilinde buna evdeki hesap çarşıya uymaz, denir.
33.
Savaş ve sporda teknik ve taktik çalışmalar, bilimsel esaslara dayandırılmalıdır.Kazanma hırsı ise ruh ile olur.
34.
Hem savaşta hem de sporda başarıya; disiplin ile ulaşılır.
35.
Hem savaşta hem de sporda planlama ile gerçek uyuşmayabilir.Bu nedenle müdahale ya da plan değişikliğine gidilebilir.
36.
Gelelim ağlatma konusuna;
Bazı spikerler maçı çok iyi anlatır, bazıları da ''ağlamak istiyorum'' der.
Savaşta zaten analar ağlamıştır, ağlayacağı kadar.Ateş düştüğü yeri yakar.
Bu savaşları anlatırken gerçekten duygulananlara bravo.Bir de nabza göre şerbet verenler vardır ya da tiyatro gibi oynayan.Bunlara da bravo:))
Uzun lafı kısası;
Bir şeyi anlatırken, soyut olan bir kavramı; somuta indirgemek;
Bu zor savaşı nasıl daha kolay, anlaşılabilir, arayışıdır.