30 Ağustos 2012 Perşembe

beyinsiz:))

Her 30 Ağustos'ta malum kesimden şöyle bir mesaj gelir;
Milletçe kazanılan...
Bu mesajı çeken değerli kardeşim,
Beynin olmasa bu mesajı çekemezdin bana.
Gemi dümensiz,
Ya da kaptansız olur mu?
Kullandığın araçta direksiyon olmasa,
Nerelere giderdin?
Uçakta, balonda dümen olmasa?
Hatta Haydar Dümen olmasa:))
Çanakkale'ye git,
Her köşede, Atatürk ayak basmış, Onu görürsün.
Afyon ve Kütahya,
Ayak basmadık yer bırakmamış adam.
Sana kim öğretmiş ise şu;
Milletçe kelimesini,
Çıkar beynini kafatasından,
Bak bakalım,
Nereye gidecek, bedenin,
O zaman:))

29 Ağustos 2012 Çarşamba

ruhçu:))

Bu gün psikiyatra gittim.
Paramı peşin ödedim.
Derdin nedir dedi?
Valla, dedim,
Bu gün ben sizi dinlemeye geldim.
Siz bana dertlerinizi anlatın.
Ben sizi dinleyeyim.
Her gelen,
Dertlerimle baş başayım diye lafa başlıyor,
Hiç kimse halinizi hatırınızı sormuyor.
Siz anlatın,
Ben dinleyeyim:))

engelle:))

Sosyal ağlarda bir buton var;
Engelle.
Engelledin mi
Sittin sene o kişi sana ulaşamıyor.
Keşke
Hayatta da böyle bir buton olsa.
Birine gıcık mı kaptın,
Seni sinir mi ediyor,
Yüzünü dahi görmek mi istemiyorsun,
Engelle:))

organlar:))

Allah'ın verdiği organlar,
Yalan söylediğiniz zaman ilk tepki verenlerdir.
Mesela;
Bu yemek çok güzel, ellerinize sağlık dediniz,
Birazdan mide hadi siktir oradan der ve
Kusar.
Hayatımda hiç bu kadar güzel çorba içmedim derseniz,
İshal olur,
Tuvaletten zor çıkarsınız.
Sen hayatımda gördüğüm en güzel kadın dediğinizde,
Kendinizi gözlükçüde bulursunuz.
Aman Allah'ım,
Bu nasıl bir koku dediğinizde,
Yalandan burnunuz akmaya başlar:)
Söylediklerinize ise
Kulaklarınız inanmıyorsa,
Öyle bir günde,
Bir güzel hastanede yatarsınız:))


avcı:))

Yıllarca avcılık yapmış birisi,
Emekli olunca ,
Vicdan azabından,
Tüm hayvanlara ücretsiz kurs açmış.
Avcılardan kurtulma taktikleri.
Tüm hayvanlar gelmiş,
Öküz hariç.
Avcı da merak etmiş,
Kendisi yanına gitmiş.
Tam o sırada tren geçmesin mi?
Öküz kardeş, demiş.
Kolay gelsin,
Nereye bakıyorsun?
Trene demiş, öküz.
Ya, demiş,
Açtığım kursa sen hariç
Herkes geldi, ben de merak ettim,
Gelip bir hal ve hatırını sorayım demiş.
Öküzce sohbetten sonra,
Neden gelmedin demiş, avcı.
Öküz de
Valla demiş,
Bizler öküz geldik,
Öküz gidicez, bu dünyadan:))

pislik:))

Belki Priapus'tan gelen bir alışkanlık,
Bizde her şeyin en büyüğü bulunur.
Dünyanın en büyük pidesi,
Lahmacunu,
Kokoreci hep bizdedir,
Zaten bir başkasında da olması düşünülemez.
Erkin Koray bir şarkısında ne demişti;
''Kör olası çöpçüler, aşkımızı süpürdüler.''
İşte bu nedenle,
Bizim çöpçülerimiz,
Dünyanın en güzel temizleyen çöpçüleridir.
Önüme gelen çöpçüye şunu sorarım;
Halkımız temiz mi?
Sen ne diyorsun abi, der ve şöyle derler;
Dünyanın en pis Milleti biziz.
Baksana halimize,
Bu pislikler bir gün bizi öldürecek.
Bu durumda,
Şöyle bir şey yapsak;
Nasıl olsa bize olimpiyatları vermeyecekler.
Bizde dünya çöpçüler olimpiyatlarını düzenleyelim.
Hem de
Her sene memlekette.
Boğaz Köprüsü Maratonu gibi.
Belki halkımız,
Bizim çöpçülerden utanmıyor da
Elin oğlu bize ne der diye,
Atmaz,
Cebine koyar:))

psikiyatr:))

Psikiyatrlara gidin.
Psikiyatrlara...
Yatır mı?
Psikiyatr mı derseniz?
Psikiyatr derim.
Şimdiye kadar hiç bir yatırın çıldırdığı görülmemiştir.
Gelen de olsa,
Gelmeyen de olsa
Adı üzerinde;
Yatır.
Yatar durur:))
Ama psikiyatr öyle mi?
Kolay mı koskoca psikiyatr olmak?
Adam o kadar eğitim almış,
Düşünün kimse gelmiyor,
İşsizlikten ilk çıldıran O olur:)
Sonra,
Bakın şöyle haline;
Psikoloji yerinde mi?
Derdi sorunu var mı?
İşleri yerinde mi?

27 Ağustos 2012 Pazartesi

sazanzadeler:))

Her işe sazan gibi atlama lafından yola çıkarak,
Bir zamanlar çamur deryası ama şimdi yeni yeni canlanan gölde,
Sazan tutanlara tek tek sordum;
Sazan tutması kolay mıdır?
Kimi çok kolay,
Kimi de çok zor dedi.
Kimi de
Bu sazan var ya her şeye atlar,
Kimi de öyle akıllı ki
Yakalandığı anda kendini sazlıklara çekiyor, dedi.
Benim anladığım;
Tutan kolay, tutamayan zor diyor.
Bu gölü Allah ilk yarattığında,İsviçre Alpler'indeki göller gibi tertemiz idi.
Pis(!) gavurlar, tertemiz tutarken biz tertemiz Müslümanlar temizlik imandan gelir diye,
Elimize ne geçti ise göle attık.
Halen atmaya devam ediyoruz.
Ki bu gölde 30 yıl önce yüzülürmüş.
Sadece sazan değil,
Yayın ve turna da çıkarmış.
Şimdi basına gelen yayın yasakları, yayını sona erdirdi.
Bu gidişle bizi yukarılardan gözlemleyen Yüce Mevla'm,
Ulan bu Türklere Cenneti versem, cehennem,
Cehennemi versem cennet yaparlar.
En iyisi mi toptan hepsini cehenneme atayım da
Hiç değilse burayı komple cennete çevirsinler, diyor, olabilir.
Devletimiz düşünmüş taşınmış,
Amatör balıkçılık kuralları yayımlamış.
Burada hangi balık cinsinden, en fazla kaç tane ve uzunluğu gayet güzel belirtilmiş.
Hatta bir balıkçının;


En fazla dört olta takımı ve de olta başına üç iğne kullanabileceği aksine hareket edenlerin, idari para cezasına çarptırılabileceği detaylı belirtilmiş.Ama gel gör ki uygulama sıfıra sıfır elde var sıfır.
Ben salak, İsviçre Alplerinde bir gölde, bir balıkçı görmüştüm.Adam Tanrı ile başbaşa iken tuttuğunu cetvelle ölçüyor, ufak ise göle bırakıyordu.Halkımız ise Emrah'tan sevdim mi tam severim, dinleye dinleye, tuttuğunu asla bırakmıyor.
Balık, minicik hatta minnacık ta olsa, ulan saatlerce bekledim.Bunu tutuncaya kadar canım çıktı, şimdi bunu mu geri bırakacağım?Yemezler, diyor.
Ben de olta ile balık tutanların kendilerini balık yerine koysalar, hiç balık tutmazlardı diye saçma sapan düşünceler beliriyor.
Ya da
Sazanlara kurs mu versem?Nasıl hareket ederlerse hem tutulmazlar hem de yemleri bir güzel aşırırlar.
Hayatımda hiç balık tutmadım.
Bundan sonra, tutar mıyım bilemiyorum ama bildiğim balık tutmak insanları çok rahatlatıyor.
Çünkü beyin, olta ile balık titreşimlerinden başka bir şey düşünmüyor.
Ama
Gölde 1000 balık varsa, nerdeyse 100000 yüzbin olta da atılmazdı.
Biraz daha zaman geçsin gölde balık yerine olta çıkacak.
Hani göl çamurdu, şimdi düzelmeye başladı ya şimdi de bu gidişle balık kalmayacak.
Çünkü bir yandan balıkçılar, bir yandan halkımız tuttukça tutuyor.24 saat bile az geliyor.Bu değirmenin suyu nereden geliyor?Denizde kum biter mi?
Neyse bu sazan muhabbeti sizi sıkmadan lafı şöyle bitireyim;
Sazanı her yerde şöyle ya da böyle tutabilirsiniz ama
Aşkı bir kere.
Onu da asla bırakmayın derim:)

25 Ağustos 2012 Cumartesi

glokomleşme:))


Glokom çok sinsi göz hastalığı.
Sinsice kör ediyor sizi.
Erken teşhis olmaz ise tedavi de yok.
Körsünüz.
İşte bu glokom hastalığı gibi
Globelleşen dünya,
Sinsice kör ediyor bizi.
Globelleşen glokom söz konusu.
Bir gün siz de beyaz asayı alacaksınız ama
Bu size çok zor gelecekL

devşirme:))


Osmanlı nasıl yönetmiş?
Devşirmiş,
Devşirmiş,
Hadım etmiş,
Hadım etmiş…
Bizi yönetmiş.
Peki, şimdi;
Kim bu işlerin tersine dönmediğini iddia edebilir?

24 Ağustos 2012 Cuma

sümülasyon:))


Simülasyon;
Gerçeği var iken
Çeşitli nedenlerden dolayı,
Teknolojiyi kullanarak,
Gerçekmiş gibi olmasını sağlayan sistem diyelim.
Sümülasyon da
Samimi olmak varken
Salya sümük ağlayarak,
Saf ya da salak insanları sinsi hale getirme mesleğine denirL

23 Ağustos 2012 Perşembe

mal:))


Baba mesleği manav.
Ben de az yapmadımJ
Bizim burada bir manav var,
Maldan çok iyi anlıyor.
Haldeki en iyi sebze ve meyveleri toplayıp getiriyor.
Zaten bu yüzden işleri tıkırında.
Bu muhteşem zatı ne zaman görsem;
Bunu, mal müdürü yapmak lazım diyorumJ

darbe:))


Bu gün bir arkadaşımı ziyaret ettim.
Kapalı Cezaevinde.
Gerçi cezaevi olduktan sonra,
Açık ya da kapalı olmuş ne fark eder?
Bu arkadaşın iddia olunan suçu;
Darbeye teşebbüsJ
Kendisini tanımasam?
Bu arkadaş,
Kaportacı olsa
Yapmayacağı tek şey;
DarbeJ

22 Ağustos 2012 Çarşamba

çatlak:))


Deniz mevsimi gelince,
Karpuz kabuğu denize düşer.
Ta ki
Havalar serinleye kadar…
Hemen ardından,
Kavun başlar.
En sık sorulan soru ise
Karpuz nasıl kabak çıkmaz?
Kavun da kelek?
Karpuz için pratik bir şey söylemek zor ama
Kavun çok basit;
Çatlağı.
Yeter ki o çatlak;
Çok derine inip kavunu yenilmez hale getirmesin.
Bu kural;
İnsanlar için de geçerli.
Karpuz ise bıçağı vurunca çatırt diye çatlar.
Yani diyeceğim;
Çatlaklardan değil de
Patlaklardan korkunJ

18 Ağustos 2012 Cumartesi

gazoz:))


Her gazoz şişeleme tesislerinde kapatılır.
Ta ki
Biri kapağı açıncaya kadar,
Açınca gazı kaçar.
Tekrar kapatırsan,
Eskisi gibi olmaz.
Atatürk bu Milleti çiçek gibi açmıştır,
Buradan kapatanlara duyurulur,
Hiçbir şey eskisi gibisi olamaz.
Olur diyenler,
Gazozu açın ve de kapatınJ

bayram:))


Bayram geldi yine.
Bir kısım insanlar kendilerine öğretilen,
Ramazan Bayramı,
Bir kısmı da
Şeker Bayramı diyecek.
Bu durum;
Bazılarının merhaba,
Bazılarının Selamın Aleyküm demesi gibi bir şey.
Ya da
Hayırlı Cumalar,
Allah’a emanet olun,
Hayırlara Vesile Olsun gibi şifre cümleler…
Ya kardeşim,
Bırakın kendinize öğretileni
Ya da
Mutlaka bunu diyeceksin demeyi de
İçinizden ne geliyorsa,
Onu deyin.
Yani
Kendiniz olunJ)

17 Ağustos 2012 Cuma

akmak:))


Dereler,
İki şey arasında akar,
Şelaleler,
Ve de
Çişimiz,
Hep iki şey arasında akar.
Nerede bir,
İki şey varsa,
Onların arasında akan bir şey vardır,
Buna;
Şeyin suyu da dahilJ

yemleme:))


Canlılar,
Ya hürdür,
Ya da
Değil.
Hür olanlar,
Kendi yağı ile kavrulur,
Hür olmayanlar ise beslenir.
Mesela;
Üretim balıkları.
Mesela;
Hayvanat bahçesindeki hayvanlar.
Hatta
Eve kapatılan kadınlar.
Adamın kapatması var, derler, kapatması.
Serbest bıraksanız,
Balıklar,
Hayvanlar,
Kadınlar kendi yağı ile kavrulur, bir şekilde.
Peki, fındık?
Kendi yağı ile kavrulur:)

10 Ağustos 2012 Cuma

beyin:))



Allah kullarına organlar vermiş.
Bu organlar;
İç ve dış.
Allah tarafından bu organlara görevler verilmiş.
Mesela
Çük’’ün vazifesi işemek ve de üremeye yardımcı olmaktır.
Ama bu çükü;
Siz istemeyen birine;
Sokmaya çalışırsanız, bu suçtur.
Bu eylemde çük mü suçlu?
Kişinin kendisi.
Çük suçlu diyenler,
Kısasa kısas;
Çükü kesmek lazım.
Şimdi gelelim beyine;
Beyinin vazifesi;
Düşünmek.
Allah demiş ki
Bu organ düşünecek,
Sen de uçağa bineceksin.
Twitter’a gireceksin.
Facebook’ta arkadaş arayacaksın.
Tam ölecekken, bir ameliyat olacaksın, ömrün uzayacak.
Peki, bu beyin, standart düşünür mü?
Allah istese hepimiz tek ruh ikizi gibi yapardıJ
Bu beyin bazen öyle düşünür ki
Bu düşünceler, birilerine aykırı gelebilir.
Bu durumda ne olacak?
Bırak kardeşim, düşünsün eyleme geçmedikçe düşünsün dursun, kime zararı var?
Bu düşünenlerden de aslında rahatsız olanlar;
O an iktidarda olanlar.
Ne kadar kendilerine göre –aykırı- düşünen varsa,
Hepsini maalesef içeri tıkmışlardır.
Yıllar geçmiş, tıkanların adını anan yok,
Ama bu tıkılanlar ise fikirleri ile devleşmekteler.
Mesela
Nazım Hikmet.
Mesela
Necip Fazıl Kısakürek.
Biri sağdan,
Bir soldan.
Ne önemi var?
Bu kişiler,
Allah’ın diğer kullarına vermediği yetenek ile düşünmüşler ve üretmişler.
Eğer Allah bu kişilere ses verse idi
Bu gün bunlar, birer Zeki Müren idi.
Allah bu.
Kimine görüntü,
Kimine ses,
Kimine de düşünme yeteneği verir.
Şimdi gelelim Memleketin durumuna,
İster ileri demokrasi,
İster geri demokrasi desinler,
Ben düşünürken,
Suç işlemeden düşünmeye çalışıyorsam,
Ne anlatılsa,
Bana hikaye gelirJ

9 Ağustos 2012 Perşembe

vicdan:))


Nasıl ki
Vefa, bir semt adı ise,
Vicdan da bir isim artık.
İsminiz?
Vicdan.
Soy isminiz?
Yok artık.

Ben buyum:))



Sosyal Medya’da yer alanlar,
Açıkça yazıyor;
‘’Atatürkçü’’ yüm.
Ama bunların bir kısmı yalandan.
Maksat;
Ters köşe yapmakL

Memlekette, sadece Atatürkçü mü var?
Yok.
Peki, diğerleri neden yazmıyor, açıkça.
Kimi sinsilikten,
Kimi çekindiklerinden.

Bir görüşte,
Aman canım, yazmaya ne gerek var?
Neyse, neyim, kime ne?

Benim görüşüm;
Herkes Hakkı Bulut gibi ben buyum demeli,
Birbirine saygı duymalı,
Anlamaya çalışmalı.
Tıpkı,
Fenerliyim,Cimbomluyum, Karakartallıyım demek gibi

6 Ağustos 2012 Pazartesi

ciritçi:))



Olimpiyatlarda,
 Kim bu derken,
Devşirme çıkıyor.
İnsan ister istemez,
Koskoca bu Millet evlatları nerede diyor?
Bir yandan da gazete haberleri;
Memlekette, yabancı ajanlar cirit atıyor.
Ben olsam,
Hepsini devşirir, ciritçi yaparım.
Hem adamlar işini kolay yapsın,
Hem de
Bakarsın tutar,
Olimpiyatta cirit dünya rekoru kırarızJ

öpmek:))




İncil der ki
Havarilerinden biri gider,
İsa’yı öper.
İsa’yı yakalayacaklara,
İsa, budur demektir, bu öpme eylemi.
Belki de buradan geliyor,
Bayram değil, seyran değil, eniştem beni neden öptü?
Şimdilerde biz de gidiyoruz,
Öpüyoruz birilerini.
Ardından kötü oluyoruz.
Bu durumda,
O günden bu yana değişen ne?
Tavsiyem;
Durduk yerde gelip te birisi öperse,
Aklınıza İsa gelsinJ

kapılar:))


Beni ne sen,
Ne ben,
Ne de bir başkası bilir.
Beni,
En iyi dilimin ucu bilir,
Dilimin ucu.
Siyasette de
Siyaseti en iyi kapalı kapılar bilir,
Kapalı kapılarJ

tartışma:))




Tartışma.
Her türlü tartışmayı severim.
Allah’a şükür, Allah’ın bahşettiği aklım çalışıyor.
Ama
Memlekette son zamanlarda,
Şöyle tipler türedi.
Adam,
Tuttuğu takımı söylüyor,
Çapkınlarını söylüyor,
Çalıp çırptığını söylüyor,
İdeolojisini söylemiyorJ
Ama demokrasi, insan hakları akla gelen her şeyden bahsediyor.
Kardeşim,
Önce Hakkı Bulut gibi ‘’ben buyum’’ desene beJ
Sonra ne konuşacaksak, konuşalım.
‘’Ben buyum’’ demedikten sonra,
Sinsilikten başka ne konuşacağım seninleL

köstebek:))




İnsana durduk yerde takma isim takılmaz.
Ve takılan isim;
Bazılarına,
Şıp diye yapışır.
Bunlardan biri de köstebektir;
 ‘’Köstebekler, yeni ekilmiş olan tarım arazilerinin toprak altyapısını, kazdıkları tüneller nedeniyle, bozmaktadır ve dolayısıyla da tarım ürünlerinin veriminde önemli düşüşler gözlenir.
Ayrıca gelincik ve tarla faresi gibi diğer türler köstebeklerin açmış olduğu tünelleri kullanarak bitkilerin köklerine ulaşıp zarar vermektedir.’’
Kimi ülkelerde koruma altında iken(Almanya)
Kimi ülkelerde de(Hindistan)
Çok pis ve de korkak insan anlamında kullanılmaktadır.
Buradan şunu anlıyoruz,
Bazıları köstebeği severken,
Bazıları da hiç sevmiyor.
Yani
Köstebek;
Bir muhabbet kuşu değil,
Ya da
Bir köpek.
Seveni var,
Köstebekgiller,
Sevmeyeni,
‘’Çok pis ve korkak insan’’
Köstebek işteJ

ideoloji:))


Farz edelim ki
Herkes Fenerli olsun,
Hakemler,
Federasyon,
Herkes Fenerli.
Böyle bir ligin tadı çıkar mı?
Çıkmaz.
Çünkü
Baştan şike var.
O halde?
Birinci kural;
Herkes Fenerli olmayacak,
Hakem Fenerli olsa bile maç esnasında vicdanı ile hareket edecek.
Federasyon Fenerli olsa bile
Vicdanlı yönetecek,
Hatta taraftar Fenerli olsa bile
Ulan bu maçı aldık ama hiç hak etmedik diyecek.
İşte benim özlediğim ideoloji, buJ

4 Ağustos 2012 Cumartesi

Yaş:))


Artık,
Yaş Kararları ile ilgilenmiyorum.
Bizim zamanımızda,
Bir tekerleme vardı;
Yaş mı da kuru mu…

Şimdi yaş pasta moda değil,
Kuru pasta.
Hele Beypazarı kurusu çok moda.
Rahmetli anam,
Sebze kurutur, sonra afiyetle yerdik.
Yaşın yanında kuru da yanardı.
Çok zayıf olana;
Bu ne hal?
Kurumuşsun dal gibi derdik.
Kuru ekmeğe muhtaçtık.
Yaş inciri artık gören kim?
Yemiş derdik.
Tahta kurusu vardı,
Şimdi tahtası eksik olanlarJ
Kurudun gittin, kız derdik,
Çok kıskanç olanlara.
Gözlerim yaşardı, sevinçten.
Akan yaşların değerini bilmek lazım.
Yaşa,
Başa,
Taşa,
OturmaJ

3 Ağustos 2012 Cuma

Priapus:))


Çadır kurma,
Adem ile başlar.
Hava’yı gören Adem,
İlk çadır kurandır.
İnsanoğlu mağaradan paçayı kurtarınca,
Çadır yaşamını sevmiştir.
Yörük demek;
Çadır yaşamı demektir.
Sonra doğa severler.
Ve şimdilerde çadır kuran kurana.
Zaten insanoğlu bu günkü nüfusunu kurulan çadırlara borçludur.
Ama bunların en meşhuru;
Priapus’tur.
Hiç kimse O’nun gibi çadır kuramamıştır.
İnanmıyorsanız,
Bu çadırı,
Efes Müze’sinde görebilirsiniz.
Ki bu heykel,
Efes Antik Kent’te,
İncir ağacının dibinde bulunmuştur.
Bu çadır kurmadaki başarı da;
Priapus’un incirden başka hiçbir şey yememesidirJ

1 Ağustos 2012 Çarşamba

hukuk:))



Adam diyor ki
Valla hâkim bey
Bu eroinden hiç haberim yok,
Birileri koymuş olmalı.
-Atın içeri.
Sadece bu adam demiyor,
Bunun gibi birçok kişi aynı şeyi diyor;
-Atın bunları da içeri.
Hukuk sadece atın içeri demek için mi var?
Doğru ya da yanlış
Bir kişi bile olsa
-Birileri koymuş- hiç araştırılmayacak mı?
Valla,
Bu dava böyle devam edecekse,         
Sizin okuduğunuza hukuk denmez,
Dense bile
En başta bunu hukuk kabul etmezL